Definecilikte Yüzey Araştırması

Definecilik ve arkeolojide kazıya başlamadan önce ilk çalışması yüzey araştırması yapma ve bulduğu bulguları değerlendirme işidir.  İnsanlar yaşadıkları topraklarda iz bırakırlar, orijinal doğaya yapılan her bir müdahale bir iz bir tabaka oluşturur. Bu tabakaların üzerinde ne kadar zaman geçerse geçsin orijinal doğaya göre farklılık oluşturur. Bu farklılıklar aşağıda anlattığımız şekillerde anlaşılır. Müdahale edilmiş ve orijinli bozulmuş tabaka üzerinde yetişen bitki boyları sap kalınlıkları, köklerin kalınlıkları orijinal tabii katmana göre farklı olur. Yumuşaktır kolay ve rahat kazılır.

Yine insanlar tarafında müdahale edilmiş kayaların yüzeylerinde oluşan yosun tabakası açık renkli ve gençtir. Şahıs gömüleri ve kaya mezarları direkt olarak kaya içine yapıldığından kayaların yüzeyinde oluşan farklı tabakaları titizlikle incelenmelidir. bu tür yerlerin sonrada kapatılan kaya etrafında kirli beyaz yada yeşilimtırak renkte bir katman oluşur.

Yer altına gömülen muhtelif madenler (altın hariç) zaman içinde yanar ve olarak gaz oluşturur, bu gaz yer yüzüne çıkmak için üst katmanları zorlar ve katmanın zayıf noktasına sızarak atmosfere dağılır, bu tür gazın sızdığı yerde bitki tabakası farklı olur, ya ot yetişmez, toprak yapısı çorak gibidir, ya erken sararır, erken kurur kurumasa bile renkleri sarıya yakın yeşillikte olur.  Kışın karın lapa lapa yağdığı zaman yüzeysel araştırma yapmak çoğu zaman başarıya götürür. Toprak yüzeyine sızan gaz karın erken erimesine yada kar tutmamasına neden olur. Kar tutsa bile kendi çevresine göre geç tutar erken erir. 

Doğal tabakaya göre farklılık oluşturan her bir tabaka bulgu birer ip ucudur, bu ip uçlarının sağlıklı bir biçimde değerlendirilmesi gerekir. Görüldüğü gibi definecilik kolay bir iş değil,bilgi tecrube ve titiz bir çalışma ister, bu nedenle araştırma yapılan alanlar üzerinde orijinal doğaya aykırı olan, insanların müdahalesi sonucunda oluşan katmanlara odaklanmalıdır.

Arkeologların Yüzey Araştırması

Arkeolojik çalışmalarda araziyi tanımak oldukça önemli bir basamaktır. Yüzey araştırması, ekibin kazıya başlamadan yüzeyde görülen bulgulara göre bir ön-değerlendirme yapar. İlk zamanlarda amatör olarak bu işle uğraşan gezginler ve arkeologlar belirli bölgeleri gezerek toprağın üstünde var olabilecek kalıntıları araştırıp altta neler olabileceği hakkında tahminlerde bulunmuşlardır.

19. yüzyıla gelince her alan gibi bu Arkeolojide belirli bir değişime uğrayarak kendini çağa uydurmayı başarmıştır.  Önceki yıllarda çalışmalar, kültürel farklılığı belirlemek için yüzeyden toplanan taş aletler, çömlek kırıkları vasıtasıyla kültürün bölgeye yayılımı tespit edilmekteydi.. 1960’lı yıllara gelince “yöntemli ve yoğun yüzey araştırması” olarak bilinen daha ayrıntılı modellemeler ortaya çıkarılmıştır.

Yüzey araştırmasının esası, eğer bir bölgede yerleşim yeri var olduysa, kalıntılar toprak altında kalsa da, yüzeyde izlerinin görülebileceği ön bilgisine dayanır. Yüzeyde bulunacak parçaların yapısından ve şeklinden hareketle hangi döneme ait olduğunun çıkarımı yapılabilir. Bu yöntem bir bölgede başlangıçta uygulanması açısından hayati önem taşısa da, sadece bu yönteme dayanarak kesin çıkarımlar yapılmamalıdır.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ